Genç olmasına rağmen gri sakalı var.
- Although he's young, he has a grey beard.
Haritaya güvenmeme rağmen o hatalıydı.
- Although I trusted the map, it was mistaken.
O, zengin olmasına karşın mutlu değil.
- Although she is rich, she is not happy.
Bob maskeli olmasına karşın, ben onu bir bakışta tanıdım.
- Although Bob was in disguise, I recognized him at a glance.
Sana söylediğim halde yapmadın bunu.
- Although I tell you to, you don't do it.
Bitkin olduğum halde, işe devam ettim.
- Although I was exhausted, I continued to work.