İngilizce - Türkçe
a troublemaker teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- bad apple
- (Ev ile ilgili) sorun çıkaran
- troublemaker
- mesele çıkaran kimse
- troublemaker
- sorun çıkaran
- troublemaker
- başbelası
- troublemaker
- sorun yaratan
Ve o her zaman bir sorun yaratandı.
-And she is always a troublemaker.
- bad apple
- kötü elma
- troublemaker
- baş bela
Tom'un bir baş belası olduğunu her zaman biliyordum.
-I always knew that Tom was a troublemaker.
Sen biraz baş belasısın, değil mi?
-You're something of a troublemaker, aren't you?
- troublemaker
- {i} ortalık karıştırıcı, fitneci, mesele çıkaran kimse
- troublemaker
- {i} fitneci
Tom bir fitneci, değil mi?
-Tom is a troublemaker, isn't he?
- troublemaker
- {i} sorun çıkaran kimse
- troublemaker
- {i} baş belâsı
Tom'un bir baş belası olduğunu her zaman biliyordum.
-I always knew that Tom was a troublemaker.
Tom okulda büyük bir baş belasıydı.
-Tom was a big troublemaker in school.
- troublemaker
- ifrit
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a troublemaker teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- (Ev ile ilgili) bad apple
- troublemaker
- One who causes trouble; especially, one who causes trouble deliberately
- troublemaker
- disapproval If you refer to someone as a troublemaker, you mean that they cause unpleasantness, quarrels, or fights, especially by encouraging people to oppose authority. someone who deliberately causes problems or arguments
- troublemaker
- A complainer
- troublemaker
- {i} one who causes trouble for others; one who causes difficulty; one who causes worry; one who causes conflict
- troublemaker
- someone who deliberately stirs up trouble
İlgili Terimler
a troublemaker
Heceleme
a trou·ble·ma·kerTürkçe nasıl söylenir
ı trʌbılmeykırTelaffuz
/ə ˈtrəbəlˌmākər/ /ə ˈtrʌbəlˌmeɪkɜr/
Resimler
Geçmiş
Favoriler