Kendi ülkesinde yurt dışına yolculuk etti.
- He traveled abroad in his own country.
Hiç yurt dışında bulundun mu?
- Have you ever been to a foreign country?
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
- Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.
Memleketime geri döneceğim.
- I am going back to my native country.
Her yaz köye giderim.
- I go to the country every summer.
Savaş sırasında köyde yaşadılar.
- They lived in the countryside during the war.
Bir pasaport sizi bir ülkenin bir vatandaşı olarak tanımlar ve yabancı ülkelere seyahat etmene imkan verir.
- A passport identifies you as a citizen of a country and allows you to travel to foreign countries.
Askeri sırları ülkenin düşmanlarına satmak vatan hainliğidir.
- It is an act of treason to sell military secrets to your country's enemies.
Bu ülkenin halkı siyasi yönetimden hayalkırıklığına uğradı.
- The people of this country have become disillusioned with the political establishment.
Bu ülkenin hükümeti halkına zulmediyor.
- The government of this country oppresses its people.
O ülke, ulusumuzun iç işlerine karıştı.
- That country intervened in the internal affairs of our nation.
Uluslararası bir ticaret yasağı, o ülkenin ekonomisi için bardağı taşıran son damla olabilir.
- An international trade ban could be the last straw for that country's economy.
Azarbeycan Kafkas bölgesinde en büyük ülkedir.
- Azerbaijan is the largest country in the Caucasus area.
Kırsal bölge güzeldir.
- The countryside is beautiful.
Kırsaldaki yürüyüşünden sonra yorgun hissettiği için şekerleme yaptı.
- Feeling tired after his walk in the country, he took a nap.
Her yaz kırsala giderim.
- Every summer I go to the countryside.
Hükümet ülkemizi temiz ve yeşil hale getirmek için çaba sarf etmiştir.
- The government has made efforts to make our country clean and green.
Ben kırsalda bir hafta geçirdikten sonra tamamen tazelenmiş hissediyorum.
- I feel completely refreshed after spending a week in the country.