Onun resmî iş görevleri nelerdir?
- What are his official job duties?
İşi bitirmek sizin göreviniz.
- It's your duty to finish the job.
Görevi tamamlamak için daha fazla zamana ihtiyacı vardı.
- He needed more time to complete the task.
Bu görevi başka bir kişiye vermelisin.
- You should give this task to some other person.
İşinden ayrılmaya karar verdi.
- She decided to quit her job.
Ann, bir iş bulamıyor.
- Ann can't find a job.
Kendime seçtiğim meslekten çok gururluyum.
- I'm very proud of the job I chose myself.
Hayalindeki meslek nedir?
- What is your dream job?
Bir ülkeyi yönetmek kolay bir iş değildir.
- To rule a country is no easy task.
Bir ülkeyi yönetmek kolay bir iş değildir.
- To rule a country is not an easy task.
Tom işini seven mutlu bir adam ve işyeri hakkında iyi hissediyor.
- Tom is a happy guy who likes his job and feels good about his workplace.
Benim işyeri ile iyi bir iş yaparım.
- I do a good job with my work.
O, çok dikkatli yazmasına rağmen, yazma ödevinde çok sayıda hataları vardı.
- Although he was writing carefully, he had many mistakes in his writing task.
Tom, Mary'yi işinden ayrılmaya ikna etmekte zorluk yaşadı.
- Tom had difficulty convincing Mary to quit her job.
Tom işini bırakması gerektiği konusunda Mary'yi ikna etmekte zorluk yaşadı.
- Tom had difficulty convincing Mary that she should quit her job.
Herkes komik roller oynamanın diğerlerinden daha zor olduğunu iddia ediyor fakat bu hiç doğru değil. Herhangi bir alanda, iyi bir iş yapmak her zaman zordur.
- Everyone claims that it's harder to play comic roles than others, but that's not true at all. Doing a good job is always difficult, in any area.
Tom iyi bir iş yapmak istiyor.
- Tom wants to do a good job.
... like the new task switcher we introduced in Honeycomb. You can see it here. ...
... But let's come back to something the president ' I agree on, which is the ' the key task ...