a table at which a council or court is held

listen to the pronunciation of a table at which a council or court is held
İngilizce - Türkçe

a table at which a council or court is held teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

board
ekmek

Katalogdan yeni bir ekmek tahtası sipariş ettim. - I ordered a new cutting board from a catalog.

board
{f} tahta döşemek
board
not tahtası
board
{i} sofra
board
ilan tahtası
board
oyun tahtası
board
tahtayla kaplamak
board
yönetim kurulu

Judy yönetim kurulunda tek kadın. - Judy is the only woman on the board.

Tom yönetim kurulunda. - Tom is on the board of directors.

board
pansiyoner olarak almak/kalmak
board
kalas
board
sahne
board
geminin yanı veya bordası
board
{i} meclis
board
{i} kurul

Dünkü yönetim kurulu toplantısı büyük bir başarıydı. - Yesterday's board meeting was a big success.

Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı. - Some board members questioned his ability to run the corporation.

board
{f} pansiyoner
board
{i} kereste, tahta
board
{i} heyet
board
(Avrupa Birliği) idare meclisi, kurul
board
{i} tahta

Tahtaya bir not yapıştır. - Stick a notice on the board.

O, tahtaya bir çivi çaktı. - He drove a nail into the board.

board
{f} pansiyoner olarak kalmak
İngilizce - İngilizce
board
a table at which a council or court is held

    Heceleme

    a ta·ble at which a coun·cil or Court I·s held

    Türkçe nasıl söylenir

    ı teybıl ät hwîç ı kaunsıl ır kôrt îz held

    Telaffuz

    /ə ˈtābəl ˈat ˈhwəʧ ə ˈkounsəl ər ˈkôrt əz ˈheld/ /ə ˈteɪbəl ˈæt ˈhwɪʧ ə ˈkaʊnsəl ɜr ˈkɔːrt ɪz ˈhɛld/