a swelling

listen to the pronunciation of a swelling
İngilizce - Türkçe

a swelling teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

node
düğüm

Şişmiş lenf düğümleri genellikle enfeksiyon, tümör ya da iltihap barındıran bölgelerin civarında olur. - Swollen lymph nodes are usually found near the site of an infection, tumour, or inflammation.

swelling
şişme

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine bir buz torbası koymalısın. - You should put an ice pack on your ankle to keep the swelling down.

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine biraz buz koy. - Put some ice on your ankle to keep the swelling down.

swelling
şişlik
swelling
şişkinlik
swelling
şiş

Şişliği önlemek için bileğine buz koymalısın. - You need to put some ice on your ankle to keep the swelling down.

Şişmeyi engellemek için ayak bileğine biraz buz koy. - Put some ice on your ankle to keep the swelling down.

node
titreşim halinde bulunan bir ip veya telin hareketsiz noktalarından her biri
node
(Askeri) DÜĞÜM NOKTASI: Bir hareket ihtiyacının kaynaklandığı, ileri hareket için işleme tabi tutulduğu veya sınırlandırıldığı bir seferberlik sistemindeki bir mevki. Ayrıca bakınız: "nodal point"
node
romatizmadan meydana gelen katılık
swelling
şişirme/şişme/şişlik
node
(Bilgisayar)
node
(Askeri) duran dalga profilinde
node
boğum noktası
node
çizge
swelling
genişleme
swelling
(İnşaat) sünme
swelling
kabarıklık
swelling
büyüme
swelling
şişerek
swelling
tümör
swelling
şişmek
swelling
şişmiş yer
swelling
kabarık
node
şiş

Şişmiş lenf düğümleri genellikle enfeksiyon, tümör ya da iltihap barındıran bölgelerin civarında olur. - Swollen lymph nodes are usually found near the site of an infection, tumour, or inflammation.

node
{i} bezecik
node
{i} yumru
node
{i} (Botanik) düğüm, nod
node
bir gökcismi yörüngesinin ekliptiği kestiği noktaların her biri
node
{i} (Tıp) nod, yumru, şiş
node
{i} (Bilgisayar) düğüm
node
{i} fiz. boğum
node
{i} boğum
swelling
{i} çıban
swelling
{i} yumru
swelling
şişir/şiş
swelling
{i} şişirme
swelling
şişirilmiş
swelling
{i} yükseltme
swelling
{i} yükselme
swelling
kabaran
swelling
abartılı
swelling
kabartı
swelling
kabarma
İngilizce - İngilizce
node
swelling
{n} a place or thing swelled, rise, pain
Swelling
oedema
swelling
present participle of swell
swelling
the swelling of certain substances when they are heated (often accompanied by release of water)
swelling
{i} act of something that swells; swollen condition; bulge, protuberance; abnormal enlargement (Medicine)
swelling
of Jordan (Jer 12: 5), literally the "pride" of Jordan (as in R V ), i e , the luxuriant thickets of tamarisks, poplars, reeds, etc , which were the lair of lions and other beasts of prey The reference is not to the overflowing of the river banks (Comp 49: 19; 50: 44; Zech 11: 3)
swelling
becoming puffy as from internal bleeding or accumulation of other fluids; "put ice on the swelling ankle"
swelling
abnormal protuberance or localized enlargement becoming puffy as from internal bleeding or accumulation of other fluids; "put ice on the swelling ankle
swelling
abnormal protuberance or localized enlargement
swelling
anything swollen, especially any abnormally swollen part of the body
swelling
An increase in volume of fiber due to the absorption of liquid
swelling
an increase in volume or linear dimension of a specimen immersed in liquid or exposed to a vapor
swelling
Increase in the dimensions of wood due to increased moisture content Swelling occurs tangentially, radially, and, to a lesser extent, longitudinally
swelling
A protuberance; a prominence an unnatural prominence or protuberance; as, a scrofulous swelling
swelling
the state of being swollen
swelling
A swelling is a raised, curved shape on the surface of your body which appears as a result of an injury or an illness. His eye was partly closed, and there was a swelling over his lid
swelling
RG Battery cases swell or bulge when the cell vent valves maintain an internal pressure that is greater than the outer (atmospheric) pressure
swelling
The act of that which swells; as, the swelling of rivers in spring; the swelling of the breast with pride
swelling
{i} turgescence
swelling
edema
a swelling