Tatoeba: Çünkü bir dil sözcüklerinin toplamından daha fazladır.
- Tatoeba: Because a language is more than the sum of its words.
Kapalı bir sistem içerisinde bulunan enerjilerin toplamı sabit kalır.
- In a closed system the sum of the contained energies remains constant.
Tutar 20,000 yenin üzerine çıktı.
- The sum came to over 20,000 yen.
Lütfen özetinizi salıya kadar gönderin.
- Please send in your summary by Tuesday.
Ben yazıyı okudum ve şimdi bir özet yazıyorum.
- I have read the article and now I am writing a summary.
Bu para miktarı çok ileri gitmeyecek.
- This sum of money won't go far.
Büyük bir para miktarı bile bir erkeğin hayatının yerini alamaz.
- Even a large sum of money cannot take the place of a man's life.
Lütfen özetinizi salıya kadar gönderin.
- Please send in your summary by Tuesday.
Toplantıda ne söylendiğini kısaca özetleyebilir misin?
- Can you briefly sum up what was said at the meeting?
O boşuna onlardan büyük bir meblağ para ödünç almaya çalıştı.
- He tried to borrow a large sum of money from them in vain.
O ona önemli bir meblağ verdi.
- He gave her a substantial sum.
5 ve 3'ün toplamı 8'dir.
- The sum of 5 and 3 is 8.
Tüm Dünya Zirve toplantısını izliyor.
- The whole world is watching the summit conference.
1000 dolar büyük bir yekundur.
- A thousand dollars is a large sum.
Sunumun içeriğini özetlemek ve bir sonuç çıkarmak istiyorum.
- I want to summarize the content of the presentation and draw a conclusion.
Summary justice is bad justice.
A summary review is in the appendix.
... I think it's a fair summary to say one of the consensuses ...
... summary of information about that particular entity. ...