Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a struggle, strong endeavor, attempt

listen to the pronunciation of a struggle, strong endeavor, attempt
İngilizce - Türkçe

a struggle, strong endeavor, attempt teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

effort
{i} gayret

Her sabah erken kalkmaya gayret edeceğim. - I'll make an effort to get up early every morning.

Gayretin övgüye şayan. - Your effort deserves praise.

effort
{i} çaba

Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır. - In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.

Çabalar sonuç getirmedi. - The efforts brought about no effect.

effort
(Askeri) GAYRET, ÇALIŞMA, ÇABA
effort
(Askeri) çalışma

Gece boyu süren sağanak yağış, mahsur kalan feribottaki kazazedeleri kurtarma çalışmalarına sekte vurdu. - Heavy rain throughout the night has hampered efforts to rescue survivors from the stricken ferry.

Çalışma çok fazla enerji alır fakat bu çabaya değer. - Study takes a lot of energy, but it is worth the effort.

effort
ceht
effort
teşebbüs
effort
çaba harcama

Amaçlarımıza ulaşmak için her zaman çaba harcamak zorundayız. - We always have to make efforts to reach our goals.

Tom özür dilemek için hiçbir çaba harcamadı. - Tom made no effort to apologize.

effort
{i} çabalama
effort
kudret
effort
effortless gayretsiz
effort
{i} girişim

Böyle zor zamanlarda girişimin hiçbir sıradan derecesi şirketi tehlikeden uzak tutmayacaktır. - In difficult times like these, no ordinary degree of effort will get our company out of danger.

effort
{i} deneme
effort
{i} gayret, çaba, efor
effort
kendini sıkma
effort
çaba göstermeyen
effort
{i} eser
İngilizce - İngilizce
{n} effort
a struggle, strong endeavor, attempt