a stonemason's chisel with a broad edge for dressing stone

İngilizce - Türkçe

a stonemason's chisel with a broad edge for dressing stone teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

drove

{i} sürü

O benim ilk araba sürüşümdü. - That was the first time I drove a car.

Sami bir Rolls Royce sürüyordu. - Sami drove a Rolls Royce.

drove

{i} kalabalık

drove

yontmak

drove

{f} sür

Tom Mary'nin arabasını Boston'a sürdü. - Tom drove Mary's car to Boston.

Hırs onu cinayete sürükledi. - Ambition drove him to murder.

drove

f., bak. drive

drove

insan ya da hayvan sürüsü

drove

küme

drove

enli taş kalemi

drove

drive götür/aç/git/sür

drove

{i} yığın

drove

enli keski

İngilizce - İngilizce

a stonemason's chisel with a broad edge for dressing stone teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

drove

Heceleme

a stonemason's chis·el with a broad edge for dress·ing stone