a state of inactivity; a state of little or no motion; a state of completion

listen to the pronunciation of a state of inactivity; a state of little or no motion; a state of completion
İngilizce - Türkçe

a state of inactivity; a state of little or no motion; a state of completion teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

rest
{f} dinlenmek

Ben dinlenmek istiyorum. - I want to take a rest.

Canım dinlenmek istiyor. - I feel like taking a rest.

rest
{i} hareketsizlik
rest
(Ticaret) geri kalan miktar
rest
(Askeri) RAHAT DURUŞU, İSTİRAHAT: Sıra dahilinde sınırlı kımıldama, konuşma ve sigara içme serbestisi. Rahat komutunda erler bir ayaklarını sıra dahilindeki yerlerinde tutarlar
rest
dem alış
rest
işlemezlik
rest
bağlı olmak
rest
huzur

O gün boyu huzursuz hissetti. - She felt restless all day long.

Arkadaşımın gelmesini çok uzun süre beklemek zorunda kaldığımda huzursuz hissediyorum. - I feel restless when I have to wait too long for my friend to show up.

rest
güvenmek
rest
dayamak
rest
dincelmek
rest
es
rest
durup dinlenmek
rest
gömülü olmak
rest
mesnet
rest
{f} aynen kalmak
rest
(fiil) dinlenmek, mola vermek, uyumak, istirahat etmek, uzanmak, yatmak, ebedi istirahatte olmak, dayanmak, yaslanmak, durmak, dinlendirmek, dikmek (bakış), dayamak, koymak, çıkarmak, gömülü olmak, olmaya devam etmek, aynen kalmak
rest
{i} uyku

Ben iyi bir gece uykusu uyumanı istiyorum. - I want you to get a good night's rest.

rest
{f} koymak
rest
oturtmak
İngilizce - İngilizce
rest

Now that we're all in agreement, we can put that issue to rest.

a state of inactivity; a state of little or no motion; a state of completion