a stanza; a stave; as, a hymn of four verses

listen to the pronunciation of a stanza; a stave; as, a hymn of four verses
İngilizce - Türkçe

a stanza; a stave; as, a hymn of four verses teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

verse
dize

İkinci dizenin nasıl başladığını hatırlayamıyorum. - I can't remember how the second verse starts.

Bu şiir her birinin beş dizesi olan dört kıtadan oluşur. - This poem is composed of four verses, each of which has five lines.

verse
mısra

Son iki mısrayı çıkararak, o şarkıyı söyleyeceğiz. - We'll sing that song, omitting the last two verses.

verse
{i} dize, mısra: the first three verses of the poem şiirin ilk üç dizesi
verse
(Muzik) güfte dizesi
verse
nazım
verse
şiir

Bu şiir her birinin beş dizesi olan dört kıtadan oluşur. - This poem is composed of four verses, each of which has five lines.

verse
ayet

Bir sonraki ayet bile daha dokunaklı. - The next verse is even more touching.

O bana ayıların kışı nasıl geçirdiği hususunda bölüm ve ayet verdi. - He gave me chapter and verse on how bears pass the winter.

verse
koşuk
verse
{i} dörtlük
verse
şiir yazmak
verse
{i} koşuk, nazım: in verse rather than in prose düzyazıdan ziyade
verse
ayet/beyit/şiir
verse
koşuk biçimine koymak
verse
(isim) dize, mısra, dörtlük, kıta, ayet, şiir, koşuk, nazım
İngilizce - İngilizce
verse
a stanza; a stave; as, a hymn of four verses