İngilizce - Türkçe
a spectator who can describe what happened teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- eyewitness
- şahit
- eyewitness
- görgü şahidi
- eyewitness
- {i} görgü tanığı
Tom bir görgü tanığı.
-Tom is an eyewitness.
Senin Tom'u vurduğunuzu söyleyen bir görgü tanığı bulduk.
-We've found an eyewitness that says you shot Tom.
- eyewitness
- (isim) görgü tanığı
- eyewitness
- görgü tanık
Görgü tanıkları yoktu.
-There were no eyewitnesses.
- eyewitness
- görgü tanıklığı yapmak
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a spectator who can describe what happened teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- eyewitness
a spectator who can describe what happened
Heceleme
a spec·ta·tor who Can de·scribe what happenedTürkçe nasıl söylenir
ı spekteytır hu kın dîskrayb hwʌt häpındTelaffuz
/ə ˈspektātər ˈho͞o kən dəˈskrīb ˈhwət ˈhapənd/ /ə ˈspɛkteɪtɜr ˈhuː kən dɪˈskraɪb ˈhwʌt ˈhæpənd/
Resimler
Favoriler