Bu makine, küçük bir elektrik motoru ile çalıştırılır.
- This machine is driven by a small electric motor.
Bu makine küçük bir motor tarafından çalıştırılıyor.
- This machine is driven by a small motor.
Motorlu Taşıtlar Bölümünde bir sürü arkadaşım var.
- I've got a lot of friends at the Department of Motor Vehicles.
Şehirde motorlu taşıt sayısı arttı.
- The number of motor vehicles in the city has increased.
Tom motorlu tekneye hiç binmediğini söyledi.
- Tom said he'd never been in a motorboat.
Sonunda, hastalıktan dolayı yürüyemez hale geldi ve gezinmek için motorlu tekerlekli sandalye kullanmak zorunda kaldı.
- In the end, because of the disease, he became unable to walk and had to use a motorized wheelchair to get around.
Ben onun bir otomobil kazasında kötü yaralandığını duyunca çok şaşırdım.
- I am very much surprised to hear that he got badly injured in a motorcar accident.
Bu makine, küçük bir elektrik motoru ile çalıştırılır.
- This machine is driven by a small electric motor.
O sadece bir motosiklete değil fakat aynı zamanda bir arabaya da sahip.
- He's got not only a motorbike but also a car.
Motosiklet bir arabaya çarptı.
- The motorcycle crashed into a car.