a son's or daughter's daughter

İngilizce - Türkçe

a son's or daughter's daughter teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

granddaughter

Kız torun

O yaşlı kadın kız torununa gülümsedi. - That old woman smiled at her granddaughter.

Tom kız torunlarının dansını izledi. - Tom watched his granddaughters dance.

granddaughter

(isim) torun

granddaughter

{i} torun

O kaçırılan torununu aradı. - She searched for her granddaughter who had been taken away.

Torunum karımı dinliyor. - My granddaughter is listening to my wife.

İngilizce - İngilizce

a son's or daughter's daughter teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

{n} granddaughter

Heceleme

a son's or daughter's daugh·ter

Türkçe nasıl söylenir

ı sʌnz ır dôtırz dôtır

Telaffuz

/ə ˈsənz ər ˈdôtərz ˈdôtər/ /ə ˈsʌnz ɜr ˈdɔːtɜrz ˈdɔːtɜr/