a small sweet, such as a taffy, that is eaten by chewing

listen to the pronunciation of a small sweet, such as a taffy, that is eaten by chewing
İngilizce - Türkçe

a small sweet, such as a taffy, that is eaten by chewing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

chew
{f} çiğnemek

Yiyeceği yutmadan önce çiğnemek zorundasın. - You have to chew the food before you swallow it.

Ölüm yaklaştığında, yapabileceğiniz bütün şey yavaş yavaş tırnaklarınızı çiğnemektir. - When death approaches, all you can do is slowly chew your fingernails.

chew
{f} derin derin düşünmek
chew
{f} çiğne

Tom çiğneyebileceğinden daha fazlasını ısırdı. - Tom has bitten off more than he can chew.

Yaramaz kız kaleminin sonunu çiğneme alışkanlığı içinde. - The nervous girl is in the habit of chewing the end of her pencil.

chew
chewing gum çiklet
chew
{f} kafa yormak
chew
{f} düşünüp taşınmak
chew
{i} düşünüp taşınma
chew
{i} tütün parçası
chew
{i} lokma
chew
chew the rag çene çalmak
chew
chew out azarlamak
chew
chew the cud geviş getirmek
chew
chew çiğne
chew
ağız ile çiğnemek
chew
{f} tütün çiğnemek
chew
çiğneme

Birçok Perulunun koka yapraklarını çiğneme adeti vardır. - Many Peruvians have the habit of chewing coca leaves.

Ölüm yaklaştığında, yapabileceğiniz bütün şey yavaş yavaş tırnaklarınızı çiğnemektir. - When death approaches, all you can do is slowly chew your fingernails.

chew
çiğnenen tütün
İngilizce - İngilizce
chew
a small sweet, such as a taffy, that is eaten by chewing