Onun bütün çabaları başarısız oldu.
- All his endeavors proved unsuccessful.
Büyükbabam hâlâ yeni fikirleri almak için çabalıyor.
- My grandfather still endeavors to absorb new ideas.
Bir sonraki uğraşında sana iyi şanslar diliyorum.
- I wish you the best of luck in your next endeavor.
Görevini yapmak için gayret etti.
- He endeavored in order to do his duty.
Görevini yapmak için gayret ettik.
- We endeavored in order to do his duty.
Gelecekteki çalışmalarında ona en iyisini diliyorum.
- I wish him the very best in his future endeavors.
Gelecekteki çalışmalarında ona en iyisini diliyorum.
- I wish her the very best in her future endeavors.
Görevini yapmak için gayret etti.
- He endeavored in order to do his duty.
Görevini yapmak için gayret ettik.
- We endeavored in order to do his duty.
As we shall find it necessary, in our endeavours to bring electrical phenomena within the province of dynamics, to have our dynamical ideas in a state fit for direct application to physical questions we shall devote this chapter to an exposition of these dynamical ideas from a physical point of view.