a shoulder exercise in which the arms are elevated against resistance

listen to the pronunciation of a shoulder exercise in which the arms are elevated against resistance
İngilizce - Türkçe

a shoulder exercise in which the arms are elevated against resistance teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

raise
büyütmek (çocuk)
raise
{f} artırmak
raise
{f} yetiştirmek

Sebzeler yetiştirmek için bu alanı kullanabilir miyim? - Can I use this area to raise vegetables?

Bu, çocuk yetiştirmek için böylesine harika bir yer olurdu. - This would be such a great place to raise kids.

raise
{i} yükselme

O yükselmeyi hak ediyorum. - I deserve that raise.

raise
{i} çıkıntı
raise
{f} zam yapmak
raise
bir araya getirmek
raise
şardonlamak
raise
(Teknik,Tekstil) tüylendirmek
raise
refetmek
raise
büyütmek

Sami'nin karısı çocuğunu yalnız başına büyütmek için ayrıldı. - Sami's wife was left to raise her child alone.

Sen hapishanedeydin bu yüzden çocuklarımızı kendim büyütmek zorunda kaldım. - You were in prison, so I had to raise our children by myself.

raise
öndürmek
raise
{f} neden olmak
raise
(isim) çıkıntı, kabartı, yükselme, artış, zam, yokuş, rampa
raise
{f} kabartmak
raise
{f} son vermek
raise
toplamak besleyip üretmek
raise
ses yükseltmek
raise
(fiil) kabartmak, kaldırmak, artırmak, yükseltmek, dikmek, ayağa kaldırmak, yol açmak, neden olmak, toplamak, yetiştirmek, büyütmek, beslemek, zam yapmak, son vermek, ruh çağırmak, karayı görmek
İngilizce - İngilizce
raise
a shoulder exercise in which the arms are elevated against resistance

    Heceleme

    a shoul·der ex·er·cise in which the arms are el·e·va·ted a·gainst re·sist·ance

    Türkçe nasıl söylenir

    ı şōldır eksırsayz în hwîç dhi ärmz ır elıveytîd ıgenst rizîstıns

    Telaffuz

    /ə ˈsʜōldər ˈeksərˌsīz ən ˈhwəʧ ᴛʜē ˈärmz ər ˈeləˌvātəd əˈgenst rēˈzəstəns/ /ə ˈʃoʊldɜr ˈɛksɜrˌsaɪz ɪn ˈhwɪʧ ðiː ˈɑːrmz ɜr ˈɛləˌveɪtɪd əˈɡɛnst riːˈzɪstəns/