İngilizce - Türkçe
a shop where hairdressers and beauticians work teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- salon
- dükkan
- salon
- salon
- beauty parlor
- güzellik salonu
Buraya yakın iyi bir güzellik salonu önerebilir misin?
-Could you suggest a good beauty parlor near here?
O, güzellik salonuna gitti.
-She went to the beauty parlor.
- beauty parlor
- bak. beauty shop
- beauty salon
- güzellik salonu
Bu caddede üç tane güzellik salonu var.
-There are three beauty salons on this street.
Bir güzellik salonunda hoş ve mutlu bir zaman geçirmeye ne dersin?
-How about spending an elegant and blissful time at a beauty salon?
- beauty salon
- bak. beauty shop
- salon
- {i} misafir odası
- salon
- sergi salonu
- salon
- {i} galeri
- salon
- {i} salon, dükkân: beauty salon kuaför salonu
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a shop where hairdressers and beauticians work teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- salon
- beauty parlor
- beauty salon
a shop where hairdressers and beauticians work
Telaffuz
Resimler
Favoriler