Kademeli olarak, hepsi terk ediyor.
- Gradually, they are all leaving.
O kademeli olarak değişiyor.
- That is gradually changing.
Öncüleri bir takım engellerin üstesinden geldiler.
- The pioneers overcame a set of obstacles.
Tom her zaman onun arabasındaki sandıkta bir set atlama kabloları saklar.
- Tom always keeps a set of jumper cables in the trunk of his car.
Gökyüzü yavaşça bulutlandı.
- The sky has gradually clouded over.
Hava boşalırken balon yavaşça indi.
- The balloon descended gradually as the air came out.