İngilizce - Türkçe
a rule for limiting or ending debate in a deliberative body teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- closure
- kapanma
Havalimanına gitmek, köprünün kapanmasıyla çok daha uzun sürecek.
-With the closure of the bridge, it will take a lot longer to get to the airport.
Fabrikanın kapanması, şehrin ekonomisine önemli ölçüde darbe etkisi yapacak.
-The closure of the factory will have significant knock-on effects for the town's economy.
- closure
- kapatma
- closure
- {i} kapama
- closure
- (Dilbilim) kapalılık
- closure
- (Dilbilim) kapanıklık
- closure
- oylamaya geçme
- closure
- kapatıcı
- closure
- kapanım
- closure
- son
- closure
- tartışmayı kesip oylamaya koyma
- closure
- {i} oylamaya geçme (görüşme sonrası)
- closure
- (fiil) oylamaya geçmek, koymak
- closure
- {i} son verme
- closure
- oya sunma/kapatma
- closure
- {i} bitirme
- closure
- {f} koymak
- closure
- f kapama
İlgili Terimler
a rule for limiting or ending debate in a deliberative body
Heceleme
a rule for lim·i·ting or end·ing de·bate in a de·li·be·ra·tive bo·dyTürkçe nasıl söylenir
ı rul fôr lîmıtîng ır endîng dıbeyt în ı dîlîbrıtîv bädiTelaffuz
/ə ˈro͞ol ˈfôr ˈləmətəɴɢ ər ˈendəɴɢ dəˈbāt ən ə dəˈləbrətəv ˈbädē/ /ə ˈruːl ˈfɔːr ˈlɪmətɪŋ ɜr ˈɛndɪŋ dəˈbeɪt ɪn ə dɪˈlɪbrətɪv ˈbɑːdiː/
Resimler
Favoriler