a report; be sure you understand the difference!

listen to the pronunciation of a report; be sure you understand the difference!
İngilizce - Türkçe

a report; be sure you understand the difference! teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

not
gayri
not
emes
not
değil

John Bill kadar yaşlı değil; çok daha genç. - John is not as old as Bill; he is much younger.

Sporu rekabet için değil zevk için yapıyorum. - I like to play sport for fun not for competition.

not
yok

Ona söyleyecek hiçbir şeyim yok. - I've got nothing to say to him.

Onun 100 dolardan az parası yok. - He has not less than 100 dollars.

not
Mühim değil
not
z. değil, olmayan
not
not only this yalnız bu değil
not
not a little epey not at all hiç
not
asla

Neyin doğru olmadığını asla söylemem. - I never say what is not true.

Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi. - Tom said that nothing like that would ever happen again.

not
katiyen

Tüm gün katiyen bir şey yemedim. - I ate absolutely nothing the whole day.

Katiyen yapmayacaksın. - You'll do nothing of the kind.

not
Not halfÇokHiç fena değil
not
Suçsuzdur
not
whether he goes or not gitse de gitmese de
not
de
İngilizce - İngilizce
not