a replacement containg ink for refillable ballpoint pens

listen to the pronunciation of a replacement containg ink for refillable ballpoint pens
İngilizce - Türkçe

a replacement containg ink for refillable ballpoint pens teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

refill
herhangi bir kabın içindeki biten maddenin yerine konan yedek takım
refill
yeniden doldur

Tom kupasını çalkaladı ve sonra onu kahveyle yeniden doldurdu. - Tom rinsed out his mug and then refilled it with coffee.

Tom taze suyla yeniden doldurmadan önce, suyu şişeden boşalttı. - Tom emptied the water out of the bottle before he refilled it with fresh water.

refill
yedek kalem içi
refill
{f} yeniden doldurmak

Tom kupasını aldı ve yeniden doldurmak için mutfağa gitti. - Tom grabbed his mug and walked into the kitchen to get a refill.

refill
(kâğıt/pil/kalem içi/kurşun/vb.) yedek
refill
doldurma

Tom kupasını aldı ve yeniden doldurmak için mutfağa gitti. - Tom grabbed his mug and walked into the kitchen to get a refill.

Tom taze suyla yeniden doldurmadan önce, suyu şişeden boşalttı. - Tom emptied the water out of the bottle before he refilled it with fresh water.

refill
tekrar doldur

Bence bu reçeteyi tekrar doldurmamın tam zamanı. - I think it's time for me to refill this prescription.

refill
{f} tekrar dolmak
refill
tekrar doldurmak
refill
{i}

Tom kupasını aldı ve yeniden doldurmak için mutfağa gitti. - Tom grabbed his mug and walked into the kitchen to get a refill.

Tom yeniden doldurulması için fincanını uzattı. - Tom held out his cup for a refill.

refill
kartuş
refill
{i} yedek

Sana bir yedek alabilir miyim? - Can I get you a refill?

İngilizce - İngilizce
refill
a replacement containg ink for refillable ballpoint pens