Bir pirinç tanesini bile harcamamamız gerekir.
- We shouldn't waste even one grain of rice.
Kör bir tavuk bile bir mısır tanesini bulabilir.
- Even a blind chicken can find a grain of corn.
Her yıl Kanada'dan tahıl ithal ederiz.
- We import grain from Canada every year.
Onlar birçok ülkeye tahıl ihracatı yapıyorlar.
- They export grain to many countries.
Onun hikayesinde bir zerre gerçek yok.
- There is not a grain of truth in his story.
Çiftçiler, tahıl tohumlarını ilkbaharda ekerler.
- Farmers sow grain seeds in spring.