a protective coating given to wood or metal and other surfaces

listen to the pronunciation of a protective coating given to wood or metal and other surfaces
İngilizce - Türkçe

a protective coating given to wood or metal and other surfaces teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

finish
itmam etmek
finish
(Teknik,Tekstil) aprelemek
finish
(Teknik,Tekstil) apre
finish
(Tekstil) çile
finish
bozmak
finish
son

İşini bitirdikten birkaç dakika sonra, o yatmaya gitti. - A few minutes after he finished his work, he went to bed.

İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula. - Apply two coats of the paint for a good finish.

finish
bitiş

Tom bitiş çizgisini geçen son kişiydi. - Tom was the last one to cross the finish line.

Orada Akai onlara katılır ve bu bitiş çizgisinin önünde herkese açık bir yarışma olur. - There Akai joins them and it becomes a free-for-all in front of the finish line.

finish
bitirmek

Bu kitabı okumayı bir haftada bitirmek gerçekten zor. - This book is really difficult to finish reading in a week.

Biz yarına kadar parti hazırlıklarını bitirmek zorundayız. - We have to finish preparations for the party by tomorrow.

finish
{f} bitmek

Raporla işim bitmek üzere. - I'm just about finished with the report.

Burada işimiz neredeyse bitmek üzere. - We're just about finished here.

finish
{f} k.dili. bitirmek
finish
{f} sona ermek
finish
{i} son kat boya
finish
{f} sonuçlanmak
finish
telef etmek
finish
rötuş

O planın hâlâ bazı son rötuşlara ihtiyacı vardı. - That plan still needed some finishing touches.

Ben şimdi son rötuşları yapıyorum. - I'm adding the finishing touches now.

finish
dili yok etmek
finish
{f} k.dili. öldürmek, işini bitirmek
finish
(isim) son, bitiş, sona erme, kusursuzluk, mükemmellik, tamamlama, son kat boya, cila
finish
{f} mükemmelleştirmek
İngilizce - İngilizce
finish
a protective coating given to wood or metal and other surfaces

    Heceleme

    a pro·tec·tive coat·ing giv·en to wood or metal and oth·er surfaces

    Türkçe nasıl söylenir

    ı prıtektîv kōtîng gîvın tı wûd ır metıl ınd ʌdhır sırfısız

    Telaffuz

    /ə prəˈtektəv ˈkōtəɴɢ ˈgəvən tə ˈwo͝od ər ˈmetəl ənd ˈəᴛʜər ˈsərfəsəz/ /ə prəˈtɛktɪv ˈkoʊtɪŋ ˈɡɪvən tə ˈwʊd ɜr ˈmɛtəl ənd ˈʌðɜr ˈsɜrfəsəz/