a property or attribute that differentiates a thing or person

listen to the pronunciation of a property or attribute that differentiates a thing or person
İngilizce - Türkçe

a property or attribute that differentiates a thing or person teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

quality
{i} nitelik

Nitelik, nicelikten baskın çıkar. - Quality trumps quantity.

Nicelik değil, nitelik. - Quality, not quantity.

quality
{i} kalite

Daha kaliteli olanlarına sahip misin? - Do you have better quality ones?

Daha yüksek eğitim kalitesi, en yüksek uluslararası standartlara cevap vermelidir. - The quality of higher education must answer to the highest international standards.

quality
{i} soyluluk
quality
{i} kalite, nitelik: average quality orta nitelik. high quality yüksek kalite. poor quality düşük kalite. quality control
quality
{i} ses kalitesi

Benim stereo setimin ses kalitesi seninkinden daha kötü. - My stereo set is inferior to yours in sound quality.

Ses kalitesi önemlidir. - Sound quality matters.

quality
{i} önermenin niteliği
quality
{i} asalet
quality
hassa
quality
{i} cins
quality
{i} yetenek
quality
{i} kabiliyet
quality
high quality yüksek kalit
quality
{i} yapı

Bu el yapımı eşyalar kalite olarak farklıdır. - These hand-made articles differ in quality.

Tom hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek için gücü dahilinde her şeyi yapıyor. - Tom is doing everything within his power to improve the patients quality of life.

quality
(Nükleer Bilimler) (of a beam of radiation) kalite (radyasyon demetinin)
quality
nevi
quality
(isim) kalite, nitelik, vasıf, özellik, yapı, mizaç, bünye, yetenek, kabiliyet, cins, ses kalitesi, ses rengi, önermenin niteliği, soyluluk, asalet
quality
{i} mizaç
quality
artam
İngilizce - İngilizce
quality
a property or attribute that differentiates a thing or person

    Heceleme

    a prop·er·ty or at·tri·bute that differentiates a thing or per·son

    Türkçe nasıl söylenir

    ı präpırti ır ıtrîbyut dhıt dîfırenşieyts ı thîng ır pırsın

    Telaffuz

    /ə ˈpräpərtē ər əˈtrəˌbyo͞ot ᴛʜət dəfərˈensʜēˌāts ə ˈᴛʜəɴɢ ər ˈpərsən/ /ə ˈprɑːpɜrtiː ɜr əˈtrɪˌbjuːt ðət dɪfɜrˈɛnʃiːˌeɪts ə ˈθɪŋ ɜr ˈpɜrsən/