a prince; a potentate

listen to the pronunciation of a prince; a potentate
İngilizce - Türkçe

a prince; a potentate teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

potent
{s} güçlü

Yeni yıl türbe ziyareti; hangi türbeler güçlüdür. - New Year shrine visit; which shrines are potent?

Bu yılanın zehiri çok güçlü. - This snake's venom is very potent.

potent
kuvvetli
potent
potent
potent
(erkek) cinsel güce sahip
potent
tesirli olarak
potent
(sıfat) güçlü, kuvvetli, potansiyele sahip, nüfuzlu, etkili, iktidarlı, cinsel gücü yüksek, ikna edici, inandırıcı
potent
kudretli
potent
{s} cinsel iktidarı olan
potent
kuvvetle
potent
{s} potansiyele sahip

Birine aptal dediğimde, bu bir hakaret değil. Ben entelektüel gelişim için onun geniş potansiyele sahip olduğunu ona işaret ediyorum. - When I call someone stupid, it's not an insult. I'm indicating to him that he has broad potential for intellectual development.

Gerçek potansiyele sahipsin. - You have real potential.

potent
{s} cinsel gücü yüksek
potent
{s} ikna edici
potent
cinsi iktidarı olan potentlyetkileyici surette
potent
{s} inandırıcı
potent
salâhiyetli
potent
{s} nüfuzlu
potent
{s} etkili
İngilizce - İngilizce
potent