a powerful small boat designed to pull or push larger ships

listen to the pronunciation of a powerful small boat designed to pull or push larger ships
İngilizce - Türkçe

a powerful small boat designed to pull or push larger ships teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

tower
kule

Eyfel Kulesi, Louvre Müzesi ile aynı şehirdedir. - The Eiffel Tower is in the same city as the Louvre Museum.

Turnalar yuvalarını kilisenin çan kulelerine yapmaya eğilimliler. - The cranes tend to make their nests in the bell towers of churches.

tower
{i} kale

Kalenin resminin odak ayarı bozuktu. - The picture of the tower was out of focus.

tower
(Askeri) römorkör
tower
(Bilgisayar) büyük kasa
tower
çeker
tower
(above/over ile) yükselmek
tower
çok yüksek/uzun olmak
tower
{f} yüksel

Ağaç o kadar yüksekti ki bahçe duvarının üzerinde yükseldi. - The tree was so tall that it towered over the garden wall.

Kule mavi gökyüzüne doğru yükseldi. - The tower rose up against the blue sky.

towboat
{i} şilep
towboat
{i} römorkör
tower
{f} yükselmek
tower
(isim) kule, sığınak, hisar, kale, burç
tower
{i} burç
tower
{i} hisar
tower
{f} kale gibi yükselmek
tower
{f} (up) yükselmek
İngilizce - İngilizce
tugboat
tower
towboat
tug
a powerful small boat designed to pull or push larger ships

    Heceleme

    a pow·er·ful small boat de·signed to pull or push larg·er ships

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pauırfıl smôl bōt dîzaynd tı pûl ır pûş lärcır şîps

    Telaffuz

    /ə ˈpouərfəl ˈsmôl ˈbōt dəˈzīnd tə ˈpo͝ol ər ˈpo͝osʜ ˈlärʤər ˈsʜəps/ /ə ˈpaʊɜrfəl ˈsmɔːl ˈboʊt dɪˈzaɪnd tə ˈpʊl ɜr ˈpʊʃ ˈlɑːrʤɜr ˈʃɪps/