a powered conveyance that carries skiers up a hill

listen to the pronunciation of a powered conveyance that carries skiers up a hill
İngilizce - Türkçe

a powered conveyance that carries skiers up a hill teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

lift
{i} kaldırma

Tom yardım etmek için bir parmağını kaldırmadı. - Tom didn't lift a finger to help.

Bunu kaldırmama yardım eder misin? - Can you help me lift this?

lift
(Spor) taşıma
lift
(Coğrafya) üst katman
lift
kaldırma mesafesi
lift
{f} kaldır

Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi? - Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift?

Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum. - I forgot to lift the receiver before dialing the number.

lift
araklamak
lift
yükseltme
lift
bitmek
lift
kaldırma kuvveti
lift
ortadan kaldırmak
lift
arabasına alma
lift
{f} (kulakları) dikmek
lift
(fiil) kaldırmak, yukarı kaldırmak, yükseltmek, topraktan çıkarmak, çalmak, yürütmek, germek, kalkmak, havalanmak
lift
{f} (sis/duman) dağılmak
lift
kaldrış
lift
{i} yardım

Onlar buzdolabını kaldırmak için bana yardım ettiler. - They gave me a hand to lift the fridge.

Paketi kaldırmama yardım et. - Help me lift the package.

lift
(Askeri) KALDIRIŞ: Havanın kaldırıcı hassasından veya aerodinamik basınçtan ileri gelen yükseltici kuvvet; bir uçakta, kanatlar üzerindeki basıncın azalması dolayısıyla meydana gelen yükselme temayülü
lift
(isim) kaldırma, teleferik, yükseltme, asansör, yardım, arabasına alma
lift
{f} kalkmak
İngilizce - İngilizce
lift
ski tow
a powered conveyance that carries skiers up a hill

    Heceleme

    a po·wered con·vey·ance that carries skiers up a Hill

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pauırd kınveyıns dhıt käriz skiırz ʌp ı hîl

    Telaffuz

    /ə ˈpouərd kənˈvāəns ᴛʜət ˈkarēz ˈskēərz ˈəp ə ˈhəl/ /ə ˈpaʊɜrd kənˈveɪəns ðət ˈkæriːz ˈskiːɜrz ˈʌp ə ˈhɪl/