Bir şiiri başka bir dile çevirmek zordur.
- It is difficult to translate a poem into another language.
Bir şiiri diğer bir dile çevirmek zordur.
- It is difficult to translate a poem into another language.
Hatalar yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid of making mistakes.
Hata yapmaktan korkuyor.
- He is afraid of making mistakes.
O, seramik eser yaparak zengin oldu.
- She became rich by making ceramic pieces.
Savaşı gündelik gerçeklik yaparak, bu savaşa sebep olan politik görüştür.
- Because it is politics that has caused this war, making the war our everyday reality.
O yaşlı adam elli yıldır ev yapımı viski imal etmekteydi.
- That old man had been making homemade whiskey for fifty years.
O yaşlı adam elli yıldır kaçak viski imal etmekteydi.
- The old man had been making white lightning for 50 years.
Hata yapmaktan korkuyor.
- He is afraid of making mistakes.
Öyle bir yargılama yapmak yanlış fikirlere yönlendirebilir.
- Making such a judgement may lead to wrong ideas.
Film yapımı heyecan verici bir iştir.
- Movie making is an exciting job.
Annem bana kendi yapımı bir çift eldiven verdi.
- My mother gave me a pair of gloves of her own making.
Tom ve Mary'nin kendilerini Fransızca olarak ifade etme sorubları vardı.
- Tom and Mary had trouble making themselves understood in French.
Onunla alay etmemek elimde değil.
- I can't help making fun of him.
895 Milton, J. Works, containing : paradise lost, a poëm, and paradise regained, Simson agonistes and poëms….
... OOH! I WROTE A GREAT POEM ABOUT SELFISHNESS. ...
... -( door opens, closes ) - YOU'RE GONNA WRITE A POEM ...