a plant or animal that has been preserved in rock

listen to the pronunciation of a plant or animal that has been preserved in rock
İngilizce - Türkçe

a plant or animal that has been preserved in rock teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

fossil
{i} fosil

Fosil yakıtlar sonsuza kadar var olmayacak. - Fossil fuels won't be available forever.

Fosil yakıt fiyatları tavana vurdu. - Fossil fuel prices shot through the roof.

fossil
fosilleşmek
fossil
kalıntı

Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar, soyu tükenmiş hayvanların kalıntıları dahil birçok ilginç şeyler buldu. - Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.

fossil
taşıllaşmış
fossil
taşıl
fossil
fosilleşmiş

Ellerimde tuttuğum şey fosilleşmiş bir kabuk. - A fossilized shell is what I'm holding in my hands.

Amber fosilleşmiş reçinedir. - Amber is fossilised resin.

fossil
köhneleştirmek
fossil
taşlaşmak
fossil
fosilleştirmek
fossil
dili eski kafalı kimse
fossil
fossiliferous fosilli
fossil
{s} taşlaşmış
fossil
{s} köhne
fossil
{i} eski kafalı kimse
fossil
{s} eski kafalı
fossil
eskileştirmek
fossil
fossilize fosilleşmek
İngilizce - İngilizce
fossil
a plant or animal that has been preserved in rock

    Heceleme

    a plant or a·ni·mal that has been pre·served in rock

    Türkçe nasıl söylenir

    ı plänt ır änımıl dhıt hız bın prizırvd în räk

    Telaffuz

    /ə ˈplant ər ˈanəməl ᴛʜət həz bən prēˈzərvd ən ˈräk/ /ə ˈplænt ɜr ˈænəməl ðət həz bən priːˈzɜrvd ɪn ˈrɑːk/