a place where money is kept, or where it is deposited and paid out; a money box

listen to the pronunciation of a place where money is kept, or where it is deposited and paid out; a money box
İngilizce - Türkçe

a place where money is kept, or where it is deposited and paid out; a money box teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

cash
{i} peşin para
cash
{i} nakit

Tom çok miktarda nakit taşımaz. - Tom doesn't carry much cash.

Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor. - Many people use cash machines to withdraw money.

cash
{i} para

Birisi benim paramı çaldı. - Someone stole my cash.

Tom Mary'yi yazar kasadan para çalarken yakaladı. - Tom caught Mary stealing money from the cash register.

cash
{i} ufak madeni para (çin)
cash
mangır
cash
(Ticaret) nakdi

Sami'nin yedi dolar nakdi vardı. - Sami had seven dollars in cash.

cash
nakit para

Tom cebinden büyük bir tomar nakit para çıkardı. - Tom pulled a big wad of cash out of his pocket.

Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor. - Many people use cash machines to withdraw money.

cash
paraya çevirmek
cash
{f} paraya çevir

Bu maaş çekini bankada paraya çevir. - Cash this paycheck at the bank.

cash
argo ölm
cash
{f} tahsil etmek
cash
cash crop peşin para ile satılan mahsul
cash
nakit,v.paraya çevir: n.nakit para
cash
cash carry peşin para ödeyip satın alınan
cash
{f} bozmak
cash
(Avrupa Birliği) nakit, para, efektif
cash
cash on delivery tesliminde ödenecek
İngilizce - İngilizce
cash
a place where money is kept, or where it is deposited and paid out; a money box

    Heceleme

    a place where mon·ey I·s kept, or where it I·s deposited and paid out; a mon·ey box

    Telaffuz