a place other than here; somewhere else

listen to the pronunciation of a place other than here; somewhere else
İngilizce - Türkçe

a place other than here; somewhere else teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

elsewhere
başka bir yere

O, başka bir yere alışverişe gitti. - She went shopping elsewhere.

Maalesef hiç biriniz işi yapma yeteneğine sahip değilsiniz. Biz işimizi başka bir yere götürüyor olacağız. - I am afraid none of you are capable of doing the job. We will be taking our business elsewhere.

elsewhere
başka yere başka yerde
elsewhere
başka bir yer

Başka bir yerde ilgilenmem gereken şeyler var. - I have things to attend to elsewhere.

Suçlama başka bir yerde yatıyor. - The blame lies elsewhere.

elsewhere
başka yerde

Belli ki Tom'un aklı başka yerde. - Tom's mind is obviously elsewhere.

Başka yerde bilgi aramaya karar verdi. - He decided to seek information elsewhere.

elsewhere
başka yere

Tom başka yere alışverişe gitti. - Tom went shopping elsewhere.

İşini başka yere götür. - Take your business elsewhere.

İngilizce - İngilizce
elsewhere

We are back on the Ligurian coast, from which vertigos push human beings toward all kinds of elsewheres.

a place other than here; somewhere else