a place of confrontation

listen to the pronunciation of a place of confrontation
İngilizce - Türkçe

a place of confrontation teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

barricade
barikatla kapatmak/engellemek
barricade
engel
barricade
{f} barikat kurarak savunmak
barricade
{f} barikat kurmak
barricade
barricader barikat yapan kimse
barricade
siper,v.barikat kur: n.siper
barricade
barikatla önünü kesip müdafaa etmek
barricade
barikat kur

Tom odasında kendine barikat kurdu. - Tom barricaded himself in his room.

Protestocular girişe barikat kurdular. - The protesters barricaded the entrance.

barricade
(Askeri) BARİKAT; MANİA; ENGEL
barricade
{f} barikat yapmak: They barricaded the street. Sokakta barikat yaptılar
barricade
mânia
barricade
{i} barikat

Çavuş Dan Anderson polis karakolunun etrafına barikat dikilmesini emretti. - Sergeant Dan Anderson ordered a barricade erected around the police station.

İşçiler bir insan barikatı kurdu. - The laborers formed a human barricade.

barricade
{i} siper
İngilizce - İngilizce
barricade
a place of confrontation

    Heceleme

    a place of con·fron·ta·tion

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pleys ıv känfrınteyşın

    Telaffuz

    /ə ˈplās əv ˌkänfrənˈtāsʜən/ /ə ˈpleɪs əv ˌkɑːnfrənˈteɪʃən/