a piece of furniture holding one or more electric light sockets

listen to the pronunciation of a piece of furniture holding one or more electric light sockets
İngilizce - Türkçe

a piece of furniture holding one or more electric light sockets teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

lamp
lamba

Lambanın ışığı siste parıldıyordu. - The light of the lamp glimmered in the fog.

Kırmızı lamba tehlike halinde yanar. - The red lamp lights up in case of danger.

lamp
{i} lâmba

Masanın üzerinde asılı bir lamba vardı. - There was a lamp hanging above the table.

Lamba bir ağacın dalından askıya alındı ​​. - The lamp was suspended from the branch of a tree.

lamp
{i} ampul

Edison elektrik ampulünü icat etti. - Edison invented the electric lamp.

lamp
argo gözler
lamp
çırağ
lamp
{i} ışık

Eski lamba loş ışık verdi. - The old lamp gave a dim light.

Sokak lambaları yeterli ışık vermez. - The street lamps don't give enough light.

lamp
{i} fener

Çok eski bir fener satın aldım. - I bought an ancient lamp.

lamp
kandil
lamp
lamppost sokak feneri direği
lamp
lampblack kandil isi
lamp
lamplight lamba ışığı
lamp
lamp chimney lamba şişesi
lamp
lamplighter sokak fenerlerini yakan adam
lamp
bu isten yapılan boya
lamp
{i} far
İngilizce - İngilizce
lamp
a piece of furniture holding one or more electric light sockets

    Heceleme

    a piece of fur·ni·ture hold·ing one or more e·lec·tric light sockets

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pis ıv fırnîçır hōldîng hwʌn ır môr îlektrîk layt säkıts

    Telaffuz

    /ə ˈpēs əv ˈfərnəʧər ˈhōldəɴɢ ˈhwən ər ˈmôr əˈlektrək ˈlīt ˈsäkəts/ /ə ˈpiːs əv ˈfɜrnɪʧɜr ˈhoʊldɪŋ ˈhwʌn ɜr ˈmɔːr ɪˈlɛktrɪk ˈlaɪt ˈsɑːkəts/