a person whose occupation is making and altering garments

listen to the pronunciation of a person whose occupation is making and altering garments
İngilizce - Türkçe

a person whose occupation is making and altering garments teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

tailor
terzi

Kral, ikna oldu, terzilere kıyafet hazırlamalarını söyledi ama bu malzemeyi de göremedi. - The king, convinced, told the tailors to prepare the outfit, but he also couldn't see this material.

Uzun zaman önce, orada üç oğlu ve sadece bir keçisi olan bir terzi yaşadı. - A long time ago, there lived a tailor who had three sons, but only one goat.

tailor
{f} uydurmak
tailor
(isim) terzi
tailor
uygun hale getirmek
tailor
uyarla,v.uygun hale getir: n.terzi
tailor
{f} uygun hale getir
tailor
yeni bir biçim vermek
tailor
elbise dikmek
tailor
uyarla
tailor
{f} yakıştırmak
tailor
{f} adapte etmek
tailor
{f} dikmek
tailor
{f} (belirli bir amaca göre) (bir şeyi) yapmak/değiştirmek
İngilizce - İngilizce
tailor
a person whose occupation is making and altering garments

    Heceleme

    a per·son whose oc·cu·pa·tion I·s mak·ing and altering garments

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pırsın huz äkyıpeyşın îz meykîng ınd ôltırîng gärmınts

    Telaffuz

    /ə ˈpərsən ˈho͞oz ˌäkyəˈpāsʜən əz ˈmākəɴɢ ənd ˈôltərəɴɢ ˈgärmənts/ /ə ˈpɜrsən ˈhuːz ˌɑːkjəˈpeɪʃən ɪz ˈmeɪkɪŋ ənd ˈɔːltɜrɪŋ ˈɡɑːrmənts/