a person who is under the protection or in the custody of another

listen to the pronunciation of a person who is under the protection or in the custody of another
İngilizce - Türkçe

a person who is under the protection or in the custody of another teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

ward
koğuş

Eğer gerçekten boş zamanın varsa, bir kitap oku. Koğuş kütüphanesinden bir tane ödünç al. - If you really have free time, read a book. Borrow one from the ward library.

ward
vesayet
ward
{i} bölge
ward
vesayet altında bulunan çocuk
ward
vasilik
ward
(Politika, Siyaset) koruyuculuk
ward
semt

Leyla semtteki herkesle flört etti. - Layla flirted with everyone on the ward.

ward
vesayet altındaki kimse
ward
emniyetli yerde korumak
ward
geçiştirmek
ward
ward off savuşturmak
ward
semtin oylarını kazanmaya çalışan kimse
ward
{i} şato dış avlusu
ward
{i} kilit dili
ward
{i} hapishane

Tom üç yıldır bir hapishane müdürüydü. - Tom was a prison warden for three years.

Hapishane gardiyanının bir kadın olduğunu görmek çoğu insanı şaşırtır. - It surprises most people to find out that the prison warden is a woman.

ward
geri çevirmek
ward
{i} bölge, semt: city ward kentin semtlerinden biri
ward
{i} gözetim
ward
{i} huk
İngilizce - İngilizce
ward
a person who is under the protection or in the custody of another

    Heceleme

    a per·son who I·s un·der the pro·tec·tion or in the cus·to·dy of an·oth·er

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pırsın hu îz ʌndır dhi prıtekşın ır în dhi kʌstıdi ıv ınʌdhır

    Telaffuz

    /ə ˈpərsən ˈho͞o əz ˈəndər ᴛʜē prəˈteksʜən ər ən ᴛʜē ˈkəstədē əv əˈnəᴛʜər/ /ə ˈpɜrsən ˈhuː ɪz ˈʌndɜr ðiː prəˈtɛkʃən ɜr ɪn ðiː ˈkʌstədiː əv əˈnʌðɜr/