a person who inherits, or is entitled by law to inherit, the estate of another

listen to the pronunciation of a person who inherits, or is entitled by law to inherit, the estate of another
İngilizce - Türkçe

a person who inherits, or is entitled by law to inherit, the estate of another teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

heir
varis

O bir varisi olmadan öldü. - He died without an heir.

Kraliçe kral için bir erkek varis üretemekte başarısız oldu. - The queen failed to produce a male heir for the king.

heir
{i} mirasçı

Türkiye, Osmanlı Devleti'nin mirasçısıdır. - Turkey is the heir of Ottoman Empire.

Zengin tüccar çocuğu evlatlık aldı ve onu mirasçısı yaptı. - The rich merchant adopted the boy and made him his heir.

heir
kalıtçı
heir
(Kanun) kendisine miras kalan şahıs
heir
{i} vâris, mirasçı, kalıtçı
İngilizce - İngilizce
heir
a person who inherits, or is entitled by law to inherit, the estate of another

    Heceleme

    a per·son who inherits, or I·s entitled by law to inherit, the es·tate of an·oth·er

    Telaffuz