Nick Portekizce'yi çok iyi konuşabilir. Çünkü 5 yıldır onu öğreniyor.
- Nick can speak Portuguese very well. That's because he's been studying it for 5 years.
Brezilya Portekizcesini seviyorum.
- I like Brazilian Portuguese.
Bize Ferdinand Magellan'ın Portekizli olduğu ama İspanya'nın hizmetinde çalıştığı öğretildi.
- We were taught that Ferdinand Magellan was Portuguese but worked in the service of Spain.
Benim tarih öğretmenim eski bir Portekizli.
- My history teacher is an old Portuguese.
O Portekizce konuşur.
- He speaks Portuguese.
O Portekizce konuşur.
- She speaks Portuguese.
Beresford required all materials for coatees, waistcoats and pantaloons to be sent out unmade, as the Portuguese were perfectly capable of making the suits up properly after delivery.