a person against whom a suit is brought

İngilizce - Türkçe

a person against whom a suit is brought teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

defendant

{i} davalı

Davalının uyuşturucu bağımlılığı öyküsü yoktur. - The defendant has no history of drug abuse.

Davalı, milletvekilinin silahını kaptığında ve yargıcı vurduğunda yargılanmak üzereydi. - The defendant was about to stand trial when he grabbed the deputy's gun and shot the judge.

defendant

sanık

Hiçbir sanık suçlu bulunmadı. - Neither defendant was found guilty.

Biz sanık, Tom Jackson'ı suçsuz buluyoruz. - We find the defendant, Tom Jackson, not guilty.

defendant

müdafi

defendant

maznun

defendant

{i} zanlı

defendant

müddeialeyh

defendant

i., huk. davalı

İngilizce - İngilizce

a person against whom a suit is brought teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

defendant

Heceleme

a per·son a·gainst whom a suit I·s brought

Türkçe nasıl söylenir

ı pırsın ıgenst hum ı sut îz brôt

Telaffuz

/ə ˈpərsən əˈgenst ˈho͞om ə ˈso͞ot əz ˈbrôt/ /ə ˈpɜrsən əˈɡɛnst ˈhuːm ə ˈsuːt ɪz ˈbrɔːt/