a partner or owner of a business

listen to the pronunciation of a partner or owner of a business
İngilizce - Türkçe

a partner or owner of a business teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

principal
{i} okul müdürü

Okul müdürü, öğretmenden sonra içeri geldi. - The principal came in after the teacher.

Toplantı okul müdürünün ofisinde gerçekleştirildi. - The meeting was held at the principal's office.

principal
{s} ana

Bir büyük girişimin ana elemanı kendine güvendir. - Self-confidence is the principal element of any great endeavor.

principal
{i} anapara
principal
başöğretmen
principal
çoğunlukla
principal
{i} fail
principal
başat
principal
baş

Bay Jackson bizim başkanımız. - Mr. Jackson is our principal.

Alüminyum'un başlıca doğal izotopu alüminyum-27'dir. - The principal natural isotope of aluminium is aluminium-27.

principal
yönetici
principal
principal parts gram
principal
{i} şef

Bay Jackson bizim şefimiz. - Mr. Jackson is our principal.

principal
{i} huk. müvekkil
principal
düelloda karşılaşan taraflardan biri
principal
ana para
principal
en mühim
principal
{s} temel

NASA'nın Juno misyonunun temel hedefi Jüpiterin kökeni ve evrimini anlamaktır. - The principal goal of NASA's Juno mission is to understand the origin and evolution of Jupiter.

Bu, senin planına karşı temel argümanlardan biridir. - This is one of the principal arguments against your plan.

principal
(Tıp) Birinci, başta gelen, ana, başlıca en mühim, princeps
principal
patron
İngilizce - İngilizce
principal
a partner or owner of a business

    Heceleme

    a part·ner or own·er of a busi·ness

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pärtnır ır ōnır ıv ı bîznıs

    Telaffuz

    /ə ˈpärtnər ər ˈōnər əv ə ˈbəznəs/ /ə ˈpɑːrtnɜr ɜr ˈoʊnɜr əv ə ˈbɪznəs/