Ben ırmak boyunca yürümek isterim.
- I would like to walk along the river.
Ülke bölünür ancak dağlar ve ırmaklar vardır.
- The country is divided, yet there are mountains and rivers.
O, her gün nehirde yüzmeye gider.
- He goes swimming in the river every day.
Yarın nehirde yıkanmaya gideceğiz.
- We'll go wash ourselves in the river tomorrow.
Bu nehrin akış hızlıdır.
- The flow of this river is fast.