a native or naturalized member of a state or other political community

listen to the pronunciation of a native or naturalized member of a state or other political community
İngilizce - Türkçe

a native or naturalized member of a state or other political community teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

citizen
vatandaş

Ben bir Fransız vatandaşıyım. - I'm a French citizen.

Biz oy hakkına sahip özgür vatandaşlarız. - We are free citizens with the right of vote.

citizen
{i} yurttaş
citizen
{i} hemşehri
citizen
{i} hemşeri
citizen
{i} sakin

Ben de bir Tokyo sakiniyim. - I am also a citizen of Tokyo.

Ben Chiba sakiniyim ama Tokyo'da çalışıyorum. - I am a citizen of Chiba, but work in Tokyo.

citizen
tabiiyet
citizen
citizenship vatandaşlık
citizen
{i} sivil kimse
citizen
naturalized citizen bir devletin uyruğuna sonradan giren
citizen
{i} uyruk, tebaa
citizen
{i} uyruk
citizen
citizenry bütün vatandaşlar
citizen
native citizen bir devletin uyruğu olarak doğmuş vatandaş
citizen
{i} ikamet eden kimse
citizen
şehirli kimse
İngilizce - İngilizce
citizen
a native or naturalized member of a state or other political community

    Heceleme

    a na·tive or na·tu·ral·ized Mem·ber of a state or oth·er po·li·ti·cal com·mu·ni·ty

    Türkçe nasıl söylenir

    ı neytîv ır näçrılayzd membır ıv ı steyt ır ʌdhır pılîtıkıl kımyunıti

    Telaffuz

    /ə ˈnātəv ər ˈnaʧrəˌlīzd ˈmembər əv ə ˈstāt ər ˈəᴛʜər pəˈlətəkəl kəˈmyo͞onətē/ /ə ˈneɪtɪv ɜr ˈnæʧrəˌlaɪzd ˈmɛmbɜr əv ə ˈsteɪt ɜr ˈʌðɜr pəˈlɪtəkəl kəˈmjuːnətiː/