Titremelerden sonraki sıcaklık bizi mest etti.
- The warmth after the chills intoxicated us.
Ben şarabı daha çok soğutmak istiyorum.
- I want to chill the wine more.
Tom omurgasına giden bir ürperti hissetti.
- Tom felt a chill go up his spine.
Tom sırtından aşağı inen bir ürperti hissetti.
- Tom felt a chill go down his back.
There was a chill in the air.