Faturamda bir yanlışlık olduğunu düşünüyorum.
- I think there's a mistake in my bill.
Hatalar yapmak her zaman yanlış değildir.
- To make mistakes is not always wrong.
Bu telefon faturasında yanlışlıklar var.
- There are errors in this phone bill.
Yanlışlıkla onun şemsiyesini aldım.
- I took his umbrella by mistake.
Ben yanlışlıkla başka birinin odasına girdim.
- I entered someone else's room by mistake.
Bu telefon faturasında yanlışlıklar var.
- There are errors in this phone bill.
Bu bir yanlış değildir.
- This is not an error.
Hatalar yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid to make a mistake.
Hatalar yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid of making mistakes.
Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?
- Did the error occur right from the start or later on? - When?
Hata ne zaman meydana geldi?
- When did the error occur?
Biz deneme ve yanılma ile öğreniriz.
- We learn by trial and error.
Deneme yanılma yoluyla doğru cevabı buldu.
- Through trial and error, he found the right answer by chance.
Kusura bakma ama hatalısın.
- Excuse me, but you're mistaken.
Tom'un yanılmadığını umuyorum.
- I hope that Tom wasn't mistaken.
Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
- A stranger tapped me on the shoulder from behind. He must have mistaken me for someone else.
Without music, life would be an error.
- Without music, life would be a mistake.
... I think that's the second mistake. ...
... The third mistake of The Daily, which was a tablet only ...