a minister of the highest rank, better written embassador, which see

listen to the pronunciation of a minister of the highest rank, better written embassador, which see
İngilizce - Türkçe

a minister of the highest rank, better written embassador, which see teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

ambassador
{i} elçi

Portekiz'in Fransız büyük elçisidir. - She's the French ambassador to Portugal.

Suudi Arabistan büyük elçisinin istifa ettiğini az önce gördüm. - I've seen just now that the ambassador of Saudi Arabia has resigned.

ambassador
{i} büyükelçi

Onun tutkusu bir büyükelçi olmaktır. - Her ambition is to become an ambassador.

Kosh, Babylon 5 uzay istasyonunda Vorlon büyükelçisidir. - Kosh is a Vorlon ambassador in the Babylon 5 space station.

ambassador
(Askeri) BÜYÜK ELÇİ

Suudi Arabistan büyük elçisinin istifa ettiğini az önce gördüm. - I've seen just now that the ambassador of Saudi Arabia has resigned.

İngiltere'ye büyük elçi olarak atandı. - He was appointed ambassador to Britain.

ambassador
{i} temsilci
İngilizce - İngilizce
{n} ambassador
a minister of the highest rank, better written embassador, which see