Bir manken olmanın hayalini kurardım.
- I used to dream about becoming a model.
Bir manken olduğunu bilmeliydim.
- I should've known you were a model.
Tom her zaman bir örnek öğrenci olmuştur.
- Tom has always been a model student.
Genç üvey erkek kardeşi için örnek insan oldu.
- He has become a role model for his younger stepbrother.
The boy played with a model of a World War II fighter plane.