a mine or quarry that is being or has been worked

listen to the pronunciation of a mine or quarry that is being or has been worked
İngilizce - Türkçe

a mine or quarry that is being or has been worked teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

working
{i} çalışma

Ortak çıkarları için birlikte çalışmaktaydılar. - They had been working together for common interests.

Onlar yeni binada çalışmaktalar. - They have been working on the new building.

working
çalış durumda olan
working
çalıştırma

Makineleri çalıştırmaya devam etmeliyiz. - We have to keep the machines working.

working
işleyiş

Paranın bir hükmü kalmadığında sistemin tüm işleyişi durur. - When money ceases to have value, the entire system stops working.

working
çalışma jüyesi
working

Dokuz-beş işinde çalışmaktan bıktım. - I'm tired of working a nine-to-five job.

Sen her ne zaman hazır olursan, ben işe başlamaya hazırım. - I'm ready to start working whenever you are.

working
{s} çalışan

Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu. - Freddy's been working the graveyard shift the past month, so he hasn't been able to see any of his friends who work normal hours.

Cuma akşamları, deniz aşırı ülkelerde eşleriyle birlikte çalışan bir grubumuz Chuck's Bar and Grill'de buluşurlar. - On Friday evenings, a group of us with spouses working overseas meet at Chuck's Bar and Grill.

working
{i} işletme

İşletme mastırımı bitirme üzerinde çalışıyorum. - I'm working on finishing my MBA.

working
(sıfat) çalışan, işleyen, temel, yeterli, çalışma, iş
working
{i} işleme
working
{i} işleme tarzı
working
(isim) çalışma, işleme, iş, işletme, üretme, halletme, çaba, mayalanma, kazı (maden)
working
köpüren
working
working conditions ç
working
{i} çaba
working
working class işçi sınıfı
working
{i} halletme

Şunu halletmek üzerine çalışıyoruz. - We're working on getting that done.

working
{s} yeterli

Yeterli zamanım olduğundan emin olmak için deli gibi çalışıyorum. - I'm working like crazy to make sure I have enough time.

İngilizce - İngilizce
working
workings
a mine or quarry that is being or has been worked

    Heceleme

    a mine or quar·ry that I·s be·ing or has been worked

    Türkçe nasıl söylenir

    ı mayn ır kwôri dhıt îz biîng ır hız bın wırkt

    Telaffuz

    /ə ˈmīn ər ˈkwôrē ᴛʜət əz ˈbēəɴɢ ər həz bən ˈwərkt/ /ə ˈmaɪn ɜr ˈkwɔːriː ðət ɪz ˈbiːɪŋ ɜr həz bən ˈwɜrkt/