a member of the religious society of friends; a quaker

listen to the pronunciation of a member of the religious society of friends; a quaker
İngilizce - Türkçe

a member of the religious society of friends; a quaker teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

friend
dost

Benim en iyi dostum bir kitaptır. - My best friend is a book.

Gerçek dostluk paha biçilmezdir. - True friendship is priceless.

friend
{i} ahbap
friend
{i} arkadaş

Beni seven bir arkadaşım var. - I have a friend who loves me.

Üniversite arkadaşım terör karşıtı. - My university friend is against terror.

friend
koruyan kimse
friend
have a friend at court mahkemede dayısı olmak
friend
{i} tanıdık

O gerçekten bir arkadaş değil, sadece bir tanıdık. - He is not really a friend, just an acquaintance.

O, bir arkadaş değil ama bir tanıdıktır. - He is not a friend, but an acquaintance.

friend
can

Adanın sakinleri cana yakındır. - The inhabitants of the island are friendly.

Erkek arkadaşım akıllı, yakışıklı, ve cana yakındır. - My boyfriend is smart, handsome, and friendly too.

friend
ayaktaş
friend
yoldaş
friend
dostça davranmak
friend
Kuveykır mezhebine mensup kimse
friend
{i} destek

Bütün arkadaşları onun planını destekledi. - All his friends backed his plan.

Senin babanın arkadaşları onun tek destekçileri değil. - Your father's friends aren't his only supporters.

friend
arkası olmak
friend
{i} yardımcı

Ben bir arkadaşa yardımcı olmaya çalışıyorum. - I'm trying to help a friend.

Ona yardımcı olacak arkadaşı yoktu. - He had no friend to help him.

İngilizce - İngilizce
friend