İngilizce - Türkçe
a medical doctor who specializes in fixing people's teeth teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- dentist
- diş hekimi
Derhal bir diş hekimi ile görüşsen iyi olur.
-You'd better see a dentist at once.
Bir diş hekimini ziyaret etmen gerekiyor.
-You ought to see a dentist.
- dentist
- dişçi
Tom'un 2.30'da dişçi randevusu var.
-Tom has a dentist appointment at 2:30.
Tom dişçiye dün gitmeliydi.
-Tom should have gone to the dentist yesterday.
- dentist
- {i} diş doktoru
Sen hâlâ bir diş doktorusun, değil mi?
-You're still a dentist, aren't you?
Diş doktoruna gitsen iyi olur.
-You had better go to the dentist.
- dentist
- diş tabibi
- dentist
- diş hekim
Derhal bir diş hekimi ile görüşsen iyi olur.
-You'd better see a dentist at once.
Bir diş hekimini ziyaret etmen gerekiyor.
-You ought to see a dentist.
- dentist
- dentistry diş hekimliği
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a medical doctor who specializes in fixing people's teeth teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- dentist
a medical doctor who specializes in fixing people's teeth
Heceleme
a me·di·cal doc·tor who specializes in fix·ing people's teethTürkçe nasıl söylenir
ı medıkıl dôktır hu speşılayzız în fîksîng pipılz tithTelaffuz
/ə ˈmedəkəl ˈdôktər ˈho͞o ˈspesʜəˌlīzəz ən ˈfəksəɴɢ ˈpēpəlz ˈtēᴛʜ/ /ə ˈmɛdəkəl ˈdɔːktɜr ˈhuː ˈspɛʃəˌlaɪzəz ɪn ˈfɪksɪŋ ˈpiːpəlz ˈtiːθ/
Resimler
Favoriler