Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Genç bir kızın fena halde çürümüş cesedi otoyolun kenarında bulundu.
- The badly decomposed body of a young girl was found on the side of a highway.
Bu otoyol bize çok zaman kazandırır.
- This highway saves us a lot of time.
Yeni otobanda araba sürmekten zevk aldım.
- I enjoyed driving on the new highway.
Otobanda bir enkaz vardı.
- There was a wreck on the highway.
Ana yollar banliyölerin büyümesine katkıda bulunacaktır.
- The construction of a highway will contribute to the growth of the suburbs.
Ana yoldan ayrıldıklarından beri, başka bir arabayla karşılaşmadılar.
- Since they left the national highway, they hadn't come across another car.
Bu ülkedeki karayolları mükemmel.
- The highways in this country are excellent.
Savaştan sonra, karayollarının çoğu acilen tamir ihtiyacı duydu.
- After the war most of the highways were in urgent need of repair.
Hayat büyük bir karayolu gibidir.
- Life is like a big highway.
Dün karayolunda korkunç bir kaza vardı.
- Yesterday, there was a terrible accident on the highway.